6 Mart 2012 Salı

Yaşamda Parçalar 3


Kanada macerasını bitirip Türkiye’ye dönerken tekrar çalışıp üçüncü dönem iş hayatımın olup olmayacağını bilmiyordum. Belki de tembelce dolaşır emekliliğin tadını çıkartırım diye düşünmeye başladım.
Emekliliğin bana göre  olmadığını iki ayda anladım. Bir Cuma akşamı Ericsson’dan bir yetkilinin telefonuyla Ericsson bağlantım kuruldu 18 Şubat 1991.  Ericsson Kablolu Tv. Projesinin bir elemanı oldum.

Ericsson’da bütün kadronun,  üzerime bir fanus gibi örttüğü sevgi – saygı ve muhabbet örtüsü beni çok mutlu etti. Neşe ve güler yüzle on altı ay kablolu Tv ekibiyle birlikte çalıştım.
İRAN’da alınan Fiber Optik projesi için  Tahran’a gittim. Orda Ericsson’un yetkili temsilcisiydim aynı zamanda  projenin de sorumlusuydum. Bir buçuk yıllık  Tv. Çalışmasından sonra İran Fiber Optik projesi başlangıçta bana  sıkıcı ve yorucu geldi.
Yeni ofis, yeni elemanlar, molla ruhuyla uğraşma ve hepsinden önemlisi Tahran’da İstanbul ortamından çok farklı çalışma,  zorlayıcı oldu. Ama o sıkıntılı havayı da neşeli ortama çevirebildim.
Stokholm’da yaşadığım enteresan bir olay; Fiber Optic Projesinde yetkili üç İranlı’yı gezdirmek için gittiğimde Diplomat Otel lobisinde çantamın çalınması beni epey üzdü. İki pasaportum,  epey bir para ve daha birçok kıymetli şeyler çantayla gitti. Eskidenberi yaparım bütün kıymetli evrakımın fotokopisini evde bulundururum. Derhal  İstanbul’a kızıma  telefon ettim, ilgili evrakları Stocholm’a faksladı. Pasaportları üç günde çıkarttım.
İsveç’ten Mersin’e gönderilen Fiber Kablo makaraları yolda hasar görmüş. Resmi hasar raporu için Genel Müdür, Tahran’dan gelip Lojistik direktörle olmamı istedi. Ericsson Lojistik direktörüyle Mersine gidip gereğini yaptık. Adana’dan ayrılırken hava alanı yolunda geçirdiğimiz trafik kazasında Tanrı bizi yüzde yüz korudu. O hurdahaş olmuş arabadan iki insanın yarasız beresiz sağ çıkması mucizeydi.
İran projesinin İsveç’te ve İran’da çok tatlı anıları da vardı. Kızlarım başlarını örtmek istemedikleri için Tahrana hiç gelmedi. Eşim de Tahran’da ancak bir ay kaldı. 1993 sonunda Tahran’dan döndüm. Kablolu Tv. nin bazı elemanları ve  İrlanda’dan gelen onsekiz teknik elemanla  GSM projesine başladık.
Türkiye’nin en büyük; dünyanın her yerinde tanınan Turkcell mobil ağını bu ekip kurdu. Başlangıçta problemler çoktu .  Üst yönetimin kuvvetli desteği ve saha ekibinin canla başla çalışması sonunda sıkıntılar giderildi. GSM projesi uzun ömürlü dev bir projeydi ,  başlangıcı belli sonu belirsiz olan aktif bir proje.  GSM projesiyle Türkiye’yi tanıdım. Ellinin üzerinde ili yüze yakın ilçeyi gördüm. Kara yollarında binlerce kilometre yaptım.
Şantiyedeki yorgunluğu bir yıllık merkez göreviyle geçirdim. Merkez ofiste Genel Müdür ve direktörlerle   çalışmanın ayrı bir deneyim ve zevkini tattım. Genel müdür ve onun Muavininin destek ve yardımlarını  gördüm. O günlerin samimi ve verimli çalışmaları birçok dostu kazanmama neden oldu .
1998 in sonlarına doğru Ericsson taşeronları yüklü işler almaya başladı. Yönetimin önerisi ve kendi isteğimizle bazılarımız taşeronluğa soyunduk. Hayatımda ilk defa kendi şirketimi kurdum. Turkcell networkuna çok hizmetler verdim, çok ta başarılı oldum.

Bir ara şirkette 12 mühendis ve 30  teknisiyen oldu. 2001 ve 2002 krizleri Turkcell’deki işleri iyice durdurdu.Mevcut elliye yakın elemanı işten ayırmaya  gönlüm razı olmadı. İster istemez dış pazarda iş aradık.Şirketimiz İran Ericsson ile dört aylık eğitim kontratı imzaladı. İki mühendis iki teknisyenle Tahran’da İran Telekom Mobil elemanlarına GSM eğitimleri verdik. Daha sonra üst üste İran Telekomdan üç defa ihale kazandık. Yüzlerce Baz istasyonları içeren kontratlar değişik sebeplerle birbiri ardına  iptal oldu. Kayıbımız büyük oldu. Bütün kazandıklarımızı sildi süpürdü.                       

2003 sonbaharında İran’ı terkettim. Aynı yıl Repeater cihazı satışları üzerine çalışan AVS şirketi danışmanlığım için birlikte çalışmayı teklif etti.  Repetear konusunda AVC şirketine;Türkiye–Suriye-Azarbeycan-Rusya,Ukrayna’da danışmanlık hizmetleri verdim. Ukrayna’da bir yıla yakın AVS adına  Country Managerliği yaptım. Nisan 2007de AVS ayrıldım.  

Yazdıklarım,  yazmak istediklerimin çok azı. Şimdilik elimden geldiği kadarıyla  aktarmaya çalıştım. .
Bu sayfalara gerçek olmayan hiçbir şeyi katmadım. Yazdıklarım yüzde doksansekiz doğrudur. Yüzde iki de bilmeden yapılan yanlışlar olabilir.
Olayları küçültmedim,  büyültmedim de. Gerçek hayatın  küçük özünü verdim. Kısmet olursa büyüğünü de  birgün yazarım.  Hepinize sağlık,  huzur ve tatlı olaylar ve seyahatler dolu  yaşamlar diliyorum.
Hoşça Kalın,

1 yorum:

  1. Amcacım eline sağlık.Bizimle paylaştığın için teşekkürler

    demet

    YanıtlaSil